Transalpina (DN67C)
“DN67C yani Transalpina”
Transfăgărășan’la yarışır güzellikte ve rahatlıkta, hatta Alpina yolları çok daha kaliteli. Hava hep bir değişken olsa da kuru asfalta yetişebildiğim için şanslıydım. Burada virajların tadına doyulmuyor, daha önce farklı bir motosikletim ile geçtiğimde böylesine keyif alamamıştım. Bu yolun bir diğer güzel yanı da sakin oluşu. Bir de bu yol aslında çok taze, 2012 halka açıldı. Öncesinde askeri amaçlarla kullanılıyordu.
Zamanla belki de birkaç seneye Transfăgărășan’ı gölgede bırakacak kadar kalabalıklaşacaktır. Kış ayları hariç elbet. Her iki yol da kışın trafiğe kapanıyor çünkü. Bu sezonluk güzel havaları kaçırdıysanız bile, Romanya’ya uğradığınız herhangi bir zaman bu yolu es geçmemenizi dilerim ama bisikletle, ama arabayla. Ya da çok şanslıylasınız belki de Tracer 700’le.
Urdele geçidi tam 2145 m seviyesinde.
İki yöne doğru Transalpina’dan geçmiş biri olarak, güneyden kuzeye şeklinde gitmek daha leziz diyebilirim.
Bir süre sonra vertigo hissi uyandıran çılgın virajlar, güzel lastik ve motosiklet ikilisiyle nefes kesici bir hale dönüşüyor.
148 km uzunluğundaki Transalpina yolu Parâng Dağı ile Sebeş’i birbirine bağlıyor.
Aslında bizim Doğu Karadeniz yaylalarımızın bağlantı yollarını asfalt yapsan buralardan bir eksiği kalmaz. Asfalt severler için de uğrak nokta olur. Açıkçası bu dağlar üzeri lekelenmiş bir kıyafet gibi geliyor bana. :) Yalnız bir tepeden diğer tepeye hızlıca gidebilmeyi sevdim, eğlenceli.
“Şeytanın Yolu” olarak bilinen Transalpina’yı, yolunuz Romanya’ya düşerse pas geçmemenizi öneriyorum.
Transfagarasan gibi burası da bir kamp cenneti, açıkcası yukarılar daha hoş görünüyor. Tabii biraz soğuklar, eylül ayında sıfırın altına düşen geceler mümkün. Kasım-Aralık gibi de yolun kapanabildiğini eklemeyi de unutmayalım.