Sınırdan geçtim, Rusya’dayım bir süre. Şu an Vladikavkaz’da alışveriş yapıyorum, kalacak yer arayacağım birazdan. 4 GB’lik hat aldım 15 liracık, artık daha güncel tutabilirim sayfayı.
Rusya’ya geçerken motosikletimize trafik sigortası yaptırmamız gerekiyor. Sınırları geçtikten sonra sağda solda sigorta şirketleri var hep. Ben 1 aylık sigortayı 34$’a yaptırdım.
Yola çıkmadan önce yüklediğim Maps With Me Pro çok işe yarıyor. Yoksa bu tabelalarda çok zorlanırdım. Anlaşılan Rusya turistleri pek umursamıyor. (Nalchik/Russia)
Benzin iyice ucuzladı, 100 km = 9 TL civarı CBF1000 ile. :) (Nevinnomyssk / Russia)
Спортмастер mağazaları (Sportmaster) Rusya başta olmak üzere; Ukrayna, Belarus, Kazakistan ve Çin gibi civar ülkelerde de var. Outdoor ürünlerin fiyatlarını beğendim. Örnek vereyim; bizde 120 lira civarı olan bir şişme mat 40 TL’ye denk geliyordu.
Saatlerdir düz gidiyorum. Bir ara 38 dereceydi hava. Bir sürü kontrol noktasından geçtim, şimdiye kadar durduran olmadı -Gürcistan’da dahil, umarım bu büyü bozulmaz. (Armavir / Russia)
Blagovéshchenskaya’ya kadar ilerledim. Dün Armavir’de birkaç otele gittim, resepsiyondaki teyzeler pasaportu soruyorlar hemen, içini açıp karıştırıyorlar sonra da “hani vizen, bu ülkeye kaçak mı girdin” tavırları alıyorlar. Türk vatandaşlarına vize yok desem de anlamıyorlar. Önceki gün gittiğim otel, vize konularından haberdar hemen kaydımı almıştı. Bu mutsuz teyzelere pek dil dökmeden gece yolculuğunu deneyeyim istedim. Havanın serin oluşu büyük rahatlık, ama sürpriz çukurlar baya tedirgin ediyor. Sabaha karşı bir benzinlikte motorun üzerinde yarım saat kestirdim, hala ayaktayım, 300-500 km daha yaparım ama acelem yok. Blagovéshchenskaya çok güzelmiş bu arada, fotoğraf çekmeye üşendim belki Kırım’a geçerken tekrar uğrarım. Yarın büyük ihtimalle Sochi tarafına süreceğim.
Dün Krymsk’te Couchsurfing’den Ramina’da kaldım. Lezetli Ramina çorbası ile (adını Ramina çorbası koydum, gerçi onlar çorba demiyormuş) kreplerine bayıldım. Saatlerce uyuyup enerjiyi depoladım bir güzel. Sohci dönüşü tekrar uğrayacağım, fotoğraflarını çekmeyi unutmam umarım. Onları tanıdığıma çok mutlu oldum, Ruslan ve Ramina’ya tekrar teşekkür ederim.
Krymsk’te dolaşırken dini nikah törenine denk geldik. İzlemesi eğlenceliymiş.
Sochi’ye doğru ilerlerken benzin almak için durduğumda Dimtriy ile tanıştım. Arkadaşının dükkanına gelmiş o da. Uzaktan benzinliğe girdiğimi görüp, yanlarına davet etmeye geldi. Ikisi de motorcu, haftaya Gürcistan’a doğru yola çıkıyorlarmış. Arkadaşı Cemil de Kırım’lı. Çok iyi insanlarla karşılaşıyorum burada. 4000 km’nin kirlettiği kaskımı ve tur camını görünce tertemiz yaptı hemen. Bir de RUS stickerı hediye etti, çantaya yapıştırmalı.
Düz yollardan sonra virajlı yolları bulunca tam sevinindim derken çok bozuk yollar başladı. Zıplaya zıplaya gitmekten topcase bağlantısını zorlanıyor, mümkün olduğunca yumuşak geçmeye çalışıyorum. Bakalım buradan sonrası nasıl, Sochi’ye kadar böyle değildir umarım. (Gelendzhik / RUSSIA)
Kurbağa sesleri eşliğinde… Buralar çok sıcak, Kafkaslar ne guzeldi. (Divnomorskoe / Russia)
Denize çöp atmayın! Nerelerden gelmişir kim bilir…
Yolculuğa çıktığımdan beri ilk defa denize giriyorum. Burayı tam anlamadım, ama bizim Antalya gibi sıcak. Karadeniz’in o hırçınlığı da pek yok gibi.
Üç gündür Divnomorskoe’deyim (Дивноморское) sevdim burayı. Arkamda ufak bir tepe var, saat 10’a kadar güneş gelmiyor. Dalga sesleri sakin, günbatımı enfes… Yiyeceklerim bitti sanırım, hazır markete diye çıkmışken yola devam ederim. Ekmek almaya diye çıkıp bir daha geri dönmeyler gibi. :) Sochi’ye doğru yine böyle özgür bir yer bulursam yerleşirim. Vladikavkaz’dan aldığım hattın interneti (Megafon) burada çalışmıyor bu arada. Burası için farklı hat almak gerekiyormuş, neyse 20 km ileride tekrar kapsama alanına gireceğim.
(Divnomorskoe / Russia)
En sevdiğim kamp içeceğim. Bardak yerine kamış olsa pek bi havalı oluyor. :) Bu arada sudan ucuz derler ya, aynen öyle. 25 ruble civarı.
Buralarda trafik aniden sıkışabiliyor, genelde tırlar sebep oluyor ama bazen tır olmasa da böyle olabiliyor. Bugün de karşı şerit çok sıkışıktı, benim şerit boş diye seviniyordum. 40 km sonra yanlış yolda olduğumu farkettim. :)
Yanlış yola girdiğimi burada fotoğraf çekmek için durduğumda farketmiştim. Kazbegi’den beri Rusya’da nereden geçsem beğenememiştim pek. Yol civarları geniş düzlükler dolu ve genelde sıkıcı. Arada böyle güzel yerler de varmış, kaybolmak lazım.
Rusya’da trafik kazasında hayatını kaybedenlerin anısına böyle görüntülere sık sık denk geliyorum. Burada da motosikletli biri hayatını kaybetmiş, kaza yaptığı kaskı da oraya koymuşlar. Özellikle bazı noktalarda çok fazla ölümlü kaza olmuş, muhtemelen yol durumuyla ilgili ama yollar halen onarım görmemiş.
Sochi’ye 100 km civarı varken, yol durumuna ve aşırı sıcağa dayanamayıp geri dönüyorum. Önce Ramina’lara, oradan da Kırım’a…
Lastik patlamış, bakayım onarabilecek miyim. :)
Uyguladığım fitil işi pek içime sinmedi. İçten yama için kamyon ve tır lastiklerini tamir eden bir yere geldim. Lastiği kendim söküp içten yama yaptıracağım. (Krymsk / Russia)
Lastiği söktüm hazırladım, Gola yamaladı. Israr etsem de para almadı. Hayırlı işler…
Evet lastik işi tamam, güzelce yamaladık. Yarın Krymsk’ten Kırım’a doğru devam edeceğim. İki gündür Ramina’dayım, lastik problemini çözmemde de çok yardımları oldu.
Krymsk’e geldiğim ilk gün ve Divnomorskoye dönüşü tekrardan beni ağırlayan Ramina ve Ruslan’a çok teşekkür ederim. Masada bıraktığım pompayı merak edip parçalayan Santa’ya da sevgiler. Türkiye’de görüşmek üzere…
1 Türk Lirası vs Rus Rublesi (Temmuz 2014)
Kırım’a doğru… Buradaki hemzemin geçitler Gürcistan’a göre daha motor dostu.
Kırım’a feribot kuyruğu çoook uzun, ama hiç sıra beklemeden soldan soldan en önlere geldim. 462 ruble, benim için de 162 ruble aldılar. Toplamda 38 lira civarı. Bizim Eskihisar-Topçular gibi uygun değilmiş. Şimdi feribotun gelmesini bekliyorum, buradan Kerç’e geçeceğim.
Karadeniz ile Azak denizini birbirine bağlayan ve kendi adını taşıyan Kerç boğazı kıyısında bir liman şehri burası.
Kerç’ten Yalta’ya doğru gidiyorum. Sahil yolundan kopup zaman zaman iç kısımlara giriyor yol. Kasabalar temiz ve düzenli…
Koktebel-Aluşta arası yollar eğlenceli.
Rusya’da -geçtiğim yerlerden sonra- Kırım’ın doğası harika geldi.
Kırım bu bölgede en yaşanılası yer bana kalırsa.
Bu yolda artık dayanamadım taktım kulaklıkları, açtım sesi. Birazcık kendimden geçmişim. :)
Aziz Nikolas Kilisesi aynı zamanda bir deniz feneri
Kırım’a ilk girdiğimde yollar fenaydı, daha sonra yavaştan güzelleşti. Yalta’ya kadar sahil yolunu kullandım, iyi ki de kullanmışım. Özlemişim virajları, dümdüz Rusya yollarından sonra… Şimdi bol bol yağmur yağıyor buralarda. Yalta’da evinde ağırlayan Gülden’e teşekkür ederim.
Geçenlerde Rusya’da bir kadın çocuğuyla birlikte motorun yanına gelip motorla birlikte fotoğraf çekilmek istediğini ve ücretinin olup olmadığını sormuştu. Ben de gülerek tabiki ücretsiz diyip neden böyle sordu diye şaşırmıştım. Meğer buralarda sektör böyleymiş, fotoğraf çekilmek için motorlar. Hatta garip garip kostümler falan da var, komikler. :)
Putin tişörtleri çılgınlığı
Teyzeler harika çalıyor… (Yalta / Kırım)
Mouseun pili bitince Gürcü paraları işe yaradı, AAA to AA Converter. :)
Kırım Yalta’dan Karadeniz…
Lastochkino gnezdo denizden 40 metre yükseklikte, aşağı bakması ve Karadeniz’i izlemesi çok eğlenceli. 1912’de neo-gotik tarzda inşa edilmiş bu ilginç ve biraz da romantik kale. Türkçesi de kırlangıç yuvası anlamına geliyormuş.
Lastochkino Gnezdo’dan eve doğru bakarken. Bazen evi özlüyorum; ailemi, arkadaşlarımı, tüm sevdiklerimi… Sonra yola devam edip, yolculuğun büyüsüne kapılıyor ve daha uzaklara gidiyorum. Uzaklaştıkca kendime daha da yaklaşıyorum belki de. 2 gün sonra yola çıkalı bir ay olacak, yaklaşık 5000 km yol almışım. Biraz serin yerlere doğru süresim var, Kuzey’e çıkmalı…
Yakınlarda Bikeshow varmış Sevastopol’de. Baya ilginç dizayn etmişler.
Geceyi Sevastopol’ün yakınlarında kampingde geçirdim. Normalde kamping tercih etmiyordum ama bu seferlik beğendim burayı. Önceki kamp yerindeki sarhoş sesleri yerine çocuk ve kuş sesleri var. Buradan Ukrayna sınırına doğru devam edeceğim…
Yollar zorlu, ben eğleniyorum ama motordan pek emin değilim. :)
Fotoğrafı çektikten sonra scooterlı biri geldi. Yarı Rusça yarı İngilizce; burayı iyi bildiğini ve beni gezdirebileceğini söyledi. Pek hoşlanmadım adamdan, ama ısrarla ilginç yerlerin olduğunu, oraların da fotoğrafını çekebileceğimi söyledi. Teşekkür edip kurtulmaya çalışıyorum, ama görmen lazım çok ilginç diye başa sarıyor. Tabii ki gitmedim, merağım da kaçtı. :)
Sak / Kırım
Hayırlı kandiller! Uzun zaman sonra cami buldum, özellikle bu günlerde denk gelmeme ayrıca sevindim. Burası 1552 yılında Kırım Hanı Devlet Giray Han zamanında yapılan Mimar Sinan’ın eserlerinden Kezlev Cuma Han Camii Şerifi. Arkada gördüğünüz kiliseyi de hristiyanlar Kırım’ı ele geçirdiginde yapmış. Bu arada caminin başına gelmeyen kalmamış; 1944 Kırım Tatar sürgününden sonra cami domuz ahırı, daha sonra komünist yönetim zamanında da dinsizlik müzesi olarak kullanılmış. Ardından tekrar onarılıp ibadete açılmış. Velhasıl sevdim burayı, iki gündür buradayım.
Kırım Ukrayna’ya bağlıyken İstanbul-Kezlev arası çalışan RoRo’lar sayesinde Türk şoförler buraya sık sık uğruyormuş. Yalnız Rusya’ya geçişten sonra seferlerin kaldırılmasıyla Türk’lerin yolu pek düşmemiş bu taraflara.
Meşhur kvas, merak ediyorum bir ara içeceğim. :)
Kezlev, huzurlu şehirlerden biri. Sevdim burayı.
Camide bir kenarda matımı serip yatıyorum, iftarları hep beraber yapıyoruz, sahura da iftardan kalanlardan. :) Benim gibi kalan 4-5 genç daha var, gezgin değiller ama camide yaşamayı seviyorlar sanırım. Benim için de değişik bir deneyim oldu camide kalmak.
Kırım’lı kardeşlerim… Tüm misafirperverlikleri için teşekkür ederim. Büyükleri 1944 Kırım sürgününde sabaha karşı aniden silah zoruyla Özbekistan’a gönderilmiş. Ne paralarını, ne de diğer değerli eşyalarını alabilmişler yanlarına. Son 10 senedir kendi topraklarına geri dönüş başlamış. Özünden uzaklaşan kardeşlerini, tekrardan islamla tanıştırmaya çalışıyorlar ve erken yaşta evlenip bol çocuklu bir yuva kurup Kırım’daki nüfusularını çoğaltmaya çabalıyorlar. Zamanında onları sürgün eden Ruslara şu anda hiç güvenmiyorlar. Peki Ukrayna nasıldı, oraya mı bağlı olmak istiyorsunuz diye sorduğumda; keşke Türkiye’ye bağlı olsak cevabını alıyorum ve derin bir sessizlik… (Kezlev / Kırım)
Ukrayna sınırına gittim bugün. Rusya sınır kapısından kolayca çıktım. Ukrayna’ya geldiğimde kum torbalarından duvarlar ve minibüsten kontrol noktalarıyla karşılaştım. Sağda solda bolca asker var. Pasaportumu kontrol ettiler ve Kerç’ten giriş yaptığım için bu kapıdan geçemiyormuşum. Diğer sınır kapılarının olduğu yerlerde de ortalık karışık, gidebileceğim en güvenli ve yakın sınır kapısı yaklaşık 1000 km civarı mesafede. Yapmayın etmeyin gireyim işte desem de işe yaramadı. Sadece Ukrayna’dan Kırım’a geçenleri alıyorlarmış bu kapıdan. Neyse pasaportum elden ele dolaşıyor, sınırda sıra bekleyenler tuhaf tuhah beni izliyorlar. Sonunda minibüse çağırdılar, orada anladım olayın rüşvet ile ilgili olduğunu. Ukrayna askeri birden Türkçe konuşmaya başladı: “dostum para var mı” :) Yanlış adama sordular, ama bir an acaba 3-5 bir şeyler atıp geçsem mi diye hesap yaparken; Kerç’ten giriş yaptım diye Ukrayna boyunca bu tip adamlarla bolca karşılaşma ihtimalinin olacağını düşündüm. (Nasıl girdin, nasıl geçtin…) Zaten ülkedeki karışıklığı fırsat bilen bu tayfa, denetimsizliğin verdiği güvenle istediklerini yapıyorlar. Sonuç olarak Eric Cartman’laşıp “screw you guys i’m going home” tafrasıyla Kırım’a geri döndüm. :) Kırım’ın kuzeyinden gidiyorum bu sefer de, buralar bolca tarla ve yeşillik. Rusya’ya geri dönüp tekrar rota planlaması yapayım en iyisi.
Şanlıurfa’da kamp yaparken çadırları talan edilip sonra terkedilmiş bir yerde öldürülen motorcu abilerime Allah rahmet eylesin ve yakınlarına sabır versin. Çoğu zaman tek başıma yola çıkıyorum ve tek başıma sakin yerlerde kalıyorum. Sakinliği ve özgürlüğü arıyorum hep, benim gibi düşünen Engin ve Abdullah için bedeli çok acı olmuş. Dün gece burada kalırken bolca düşünündüm, kim bilir neler hissettiler. O pisliklerle karşılaştıkları andan, hayatlarını kaybedene kadar… Yolculuğa çıkmadan önce oralara gitme, çok tehlikeli diyenlere de tehlikeyi uzaklarda sanmayın diyorum. Hayatım boyunca özgür yaşamak ve hayatta kalabilmek için kimseye zarar vermek zorunda kalmadan yaşayabilmek istiyorum. Bu arada beni merak etmeyin, iyiyim. (25.07.2015-Koktebel/Kırım)
Motorum çadırıma yakın olsun diye birazcık kuma gireyim istedim. Çantalar mantalar 300 kiloya yakın olunca, motor hemen saplanıyor. Tabii birde lastik böyleyse. :)
Kırım’ı komple döndükten sonra tekrardan giriş yaptığım Kerç’e geri geldim. Aslında Kerç’e ilk geldiğimde direkt Ukrayna’ya geçerim sanıyordum. Ukrayna, Kerç’ten girenlere geçiş izni vermiyor. Sorun değil, farklı yoldan gideceğim. Kırım’da kaldığım süre boyunca beni ağırlayan Gülden’e ve Kezlev’de ki tüm Kırımlı kardeşlerime teşekkür ederim.
[embedyt] https://www.youtube.com/watch?v=ar2K3T0GkUc[/embedyt]
Vatan hasretini ve sürgünü en içten anlatan Kırım türküsü, Aluşta’dan Esen Yeller… Katil Stalin tarafından yurtlarından sürgün edilen, katledilen binlerce Kırım Tatarının anısına… Tarihin tekrar etmemesi için kardeşlerimizi unutmayalım.
Mükemmel bir gezi ve anlatım olmuş. Resmen o onları yaşadım diyebilirim.
Benimde inşallah Gürcistan – Rusya – Ukrayna planım vardı. Kırım bunların içinde yoktu fakat şimdi %100 var. Verdiğiniz bilgiler çok faydalı olacaktır eminim. Şimdi bile gitmiş kadar oldum. Hatta Kırım bölümünde ağlayacaktım nerdeyse :))
Emeğinize, ellerinize sağlık
Anlatımınız için çok teşekkürler ama ben yalnızlıktan ziyade bir arkadaş olursa yanımda bence dah güvenli olur bende 1200gs var ez azından 1 ekürğ bulur bulmaz kendimi yollara atıcam
Kısa süreli yolculuklarda belki dediğiniz gibi, ama uzun soluklu seferlerde yanınızdaki tamamen yük. Hatta ortamı güvensizleştiren kişi bile olabilir yanınızdaki. Zor iş yol arkadaşı. :)
selamlar , vladikafkaz sınır kapısında tır kuyrukları oluyormuş , özel aracımızla gittiğimizde ayrı bir yerden mi geçiyoruz yoksa tırlarla beraber mi bekliyoruz. Anlatımınız ve görselleriniz için çok teşekkürler.
Selamlar, TIR’lar için sınır geçişi farklı bir alandan yapılıyor. Yol boyunca da ticari amaçla sınırı geçmeye gelen araçlar bir kuyruk oluşturuyor, ama bizim beklememize gerek yok.
6 cevap
Mükemmel bir gezi ve anlatım olmuş. Resmen o onları yaşadım diyebilirim.
Benimde inşallah Gürcistan – Rusya – Ukrayna planım vardı. Kırım bunların içinde yoktu fakat şimdi %100 var. Verdiğiniz bilgiler çok faydalı olacaktır eminim. Şimdi bile gitmiş kadar oldum. Hatta Kırım bölümünde ağlayacaktım nerdeyse :))
Emeğinize, ellerinize sağlık
Çok teşekkür ederim, inşallah Kırım’a da gidersiniz. Yolunuz düşerse Kezlev’e Cuma Han’a mutlaka uğrayın. Çok içtenler gerçekten.
Anlatımınız için çok teşekkürler ama ben yalnızlıktan ziyade bir arkadaş olursa yanımda bence dah güvenli olur bende 1200gs var ez azından 1 ekürğ bulur bulmaz kendimi yollara atıcam
Kısa süreli yolculuklarda belki dediğiniz gibi, ama uzun soluklu seferlerde yanınızdaki tamamen yük. Hatta ortamı güvensizleştiren kişi bile olabilir yanınızdaki. Zor iş yol arkadaşı. :)
selamlar , vladikafkaz sınır kapısında tır kuyrukları oluyormuş , özel aracımızla gittiğimizde ayrı bir yerden mi geçiyoruz yoksa tırlarla beraber mi bekliyoruz. Anlatımınız ve görselleriniz için çok teşekkürler.
Selamlar, TIR’lar için sınır geçişi farklı bir alandan yapılıyor. Yol boyunca da ticari amaçla sınırı geçmeye gelen araçlar bir kuyruk oluşturuyor, ama bizim beklememize gerek yok.