Gürcistan – Osetya – Balkarya – Karaçay – Çerkesya (7000 KM)

Bulutların içine girip kamp yapacak bir yer bulmalıyız.

Karanlıkta ve sislerin arasında burayı bulmuşuz. Kazbegi dağları sonbaharda da harika! Toparlanıp Rus kapısına gideceğiz buradan.

Gürcü’den 5 dakikada geçip Rus’a geldiğimizde uzun kuyruklar vardı. Aralardan görevlilere yakın bir yere kadar ulaştıktan sonra, sert bir havada uzun bekleyiş başladı. Pasaport kontrol ve diğer islemler için anlamsız yere bekletilmenin ardından havanın kararmasına 2 saat kala Vladikavkaz’a ulastık. Amacım bir an önce dağlara yönelmekti ama yorgunluktan hostelin yolunu tuttuk. İlkten soğuk bir başlangıç olsa da, Kafkas dağlarında sürmek durumu toparladı.

Karmadon’a gelince Rusya’ya dağ gezmeye mi geldik diyor Ünal. Tabii ki dağ gezmeye geldik diyerek devam ediyorum. :)

İşte bu! Geçen sene CBF1000 ile geldiğimde hava kapalıydı. Şimdi gökyüzü tam istediğim kıvamda. Ölüler şehrinde enerji depolamak çok tezat olsa da, burada kesinlikle değişik bir güç var.

Selam! :)

Moğolistan ihtiyacını karşılamalık.

Oset köyleri.

Dargavs-Fiagdon yolu

Yola çıkmadan önce atıl duran pleksi parçasından ön siperlik yapmıştım. İşime yaradı fena olmadı. Evdeki ocağın ateşinde eğip büktüm o da ayrı tabi. Yalnız Trabzon’da koruma demirine bağladığım parçalar pek bir komik oldu. Aslında faydalılar ama ısınamadım bir türlü.

Kafkaslarda çok farklı tipte dağlar tepeler var, her seferinde ilgiyle inceliyorum. Burası da uzun uzun baktığım tepelerden biri, Fiagdon’da bulunuyor.

Fiagdon’dan Buron’a doğru dağların arasından kestirme bir yol var. Oraya doğru ilerlerken arka tekerimin havasının indiğini hissettim. Sibop bozulmuş, sorunu giderdikten sonra devam ettik. 5 km gittikten sonra askerlerin beklediği bir kapıya ulaştık. Devam etmemize izin vermediler ve üzerine ufak bir sorgu yapıp pasaportlarımızı kaydettiler. Buraya niçin geldin, Buron’da ne yapacaksın, akşam nerede kalacaksın gibi soruların ardından ana yola geri dönmeye karar verdim. İyi ki de dönmüşüz çünkü lastik sorunum devam etti. Yol üzeri benzinliğin birinde iç lastiği değiştirdik. Akşam ulaşmayı hedeflediğmiz Mavi Göl için biraz geciktik, üzerine yağmur da başladı. Karanlıkta yol alırken kaskın vizöründe biriken su damlacıkları sürüşü çok zorlaştırıyor

Nalçik’ten göle doğru kamp yapmaya giderken haritaya bakmak için ufak bir mola verdik. Yağmur ve karanlıkta elinde fenerli biri geldi yanımıza. Nereye gittiğimizi anlattım, o da içeri davet etti ısrarla. ZZR bilmemkaçım var diye de defalarca söyledi. Motorcu kardeşliği falan. :) Neyse gittik abinin kulübesine, bişeyler ikram etti. Burada da uyursunuz diye gösterdi. Tabii pek beğenmedik. Burası büyük bir çiftlikmiş, abi de güvenliğiymiş bu arada. Saat ilerledi ve göl tarafına gidip çadır acmaya da üşenince, bahçede nereye kurabileceğimizi sorduk. Buralara kadar gelip kamp alanımızı pek beğenmesem de sabah çadırı ıslanmamış bir şekilde toparlamak güzeldi.

Nizhniy Chegem – Verkhniy Chegem yolu

Fotoğraf için durmadan önce, yanımızda düğün konvoyu geçti. Yabancılık çekmiyorsun buralarda.

Chegem nehri

Zmana zaman geri dönmeyi dile getiren arkadaşım buraları gördükçe gelmeye devam ediyor. Gerçekten çok etkileyici yerlerle karşılaşabiliyoruz. :)